Dünya Ekonomik Forumu’nun her iki yılda bir kamuoyuyla paylaştığı Küresel Ticaretin Kolaylaştırılması Endeksi Raporu’nun 2016 yılındaki versiyonu, küresel ticaretin 2008 yılındaki krizden bu yana en belirsiz ve kırılgan döneminde yayımlandı. Her ne kadar yılın hemen başında müzakereleri tamamlanan Trans Pasifik Ortaklığı ile dünyanın iki büyük ticaret ortağı olan ABD ile AB arasında müzakereleri süren Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı, ticaretin daha kolay bir şekilde yapılacağı beklentilerini beraberinde getirse de yıl içerisinde zaman geçtikçe beklentiler bir bir suya düşmeye başladı.
Yıl ortasında Birleşik Krallık’ın referandum ile Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı vermesi ve Kasım ayında ticareti kolaylaştırmak bir yana, güney komşusu ile arasındaki sınıra duvar örerek ticaret önlemlerine ayrı bir boyut (!) getirmeyi vaat eden ABD’nin seçilmiş başkanı ile beraber Dünya Ticaret Örgütü’nün de eski işlevini kaybetmesi, ticaretin kolaylaştırılması çalışmalarını bir hayli sekteye uğratan gelişmelerden oldu.
Bunun yanında küresel ticaret de bir hayli performans kaybetti. Öyle ki, Dünya Ticaret Örgütü daha önce küresel ticaret hacminin 2016 yılında %2,8 oranında artacağı beklentisini kamuoyuyla paylaşırken Eylül ayının sonunda yaptığı değerlendirmede bu beklentisini %1,7’ye kadar düşürdü. Bunun yanında, 2017 yılına ilişkin belirsizlikler ve kırılganlık nedeniyle de belirli bir oran beklentisinden ziyade yıl içerisindeki gelişmelere bağlı olarak küresel ticaret beklentisinin bir aralık çerçevesinde yapılması da, son zamanlarda küresel ticaretin üzerindeki kara bulutların bir göstergesi olarak karşımıza çıktı.
2016 yılında eğer küresel ticaret beklentiler ışığında %1,7 oranında büyürse bu büyüme oranı küresel gelirin de aynı dönemde %2,2 oranında artacağı beklentisi ile 2008 yılında tüm dünyayı kasıp kavuran küresel ekonomik krizden bu yana küresel ticaret hacminin gösterdiği en zayıf performans olarak dikkat çekecek. 2016 yılının Eylül ayı itibarıyla küresel ticaret hacminin büyüme oranı yıllık bazda sadece %1 düzeyinde.
Şekil: Ocak 2001 – Eylül 2016 Döneminde Küresel Ticaret Hacminin Yıllık Değişimi

İşte Küresel Ticaretin Kolaylaştırılması 2016 Raporu da küresel ticaretin içinde bulunduğu bu belirsizlikler, kırılganlıklar ve zayıf performans durumunda yayımlandı. Ticaretin gelişimi ile büyüme arasındaki ilişki ülkemizde de olmak üzere birçok ülkede akademik çalışmalar ile kanıtlanmıştır. Ticaretin gelişmesi ile beraber ülkeler daha yüksek gelir seviyelerine ulaşabiliyor; daha yüksek gelir seviyelerine ulaştıkça da daha nitelikli ve kaliteli dış ticaret yelpazeleri ile bu gelir düzeylerini daha yüksek seviyelere yükseltebiliyorlar. İşte söz konusu raporda da küresel gelirin de son dönemde ticarete de bağlı olarak zayıf bir performans gösterdiği ve gelir ile ticaretin kolaylaştırılması arasındaki ilişkiye dayanarak ticaretin kolaylaştırılması çalışmalarının da eski dönemlere göre zayıf bir seyir seyrettiğinin altı çiziliyor.
Bunun yanında söz konusu raporda, son yıllarda ticarette korumacı politikaların da gözle görülür bir şekilde artış gösterdiği yer alıyor. 2000 yılların hemen başında keskin bir şekilde artış gösteren küresel ticaretteki engeller ve korumacı politikalar 2005-2014 arasındaki dönemde stabil bir görünüm sergilese de 2015 yılıyla beraber yine 2000li yıllardaki artışa benzer bir şekilde keskin bir yükseliş gösterdi.
Rapora genel bir göz attığımızda, öngörüldüğü gibi gelişmiş ekonomilerin ticaretin kolaylaştırılması konusunda gelişmekte olan ekonomilerden daha iyi bir durumda olduğu sonucu göze çarpmaktadır. En tepedeki 20 ekonominin tamamı ile 30 ekonominin 28’ini gelişmiş ekonomiler oluşturmaktadır. Gelişmiş ekonomiler düşük tarife oranlarının getirdiği avantajları iyi kullanmakta; böylece altyapı ve iletişim imkanlarını da geliştirerek ticaretin kolaylaştırılmasında daha etkin adımlar atmaktadır.
Ticaretin Kolaylaştırılması Endeksi’nde 2014 yılında da ilk iki sırada yer alan Singapur ve Hollanda yerlerini korurken 2014 yılında yedinci sırada yer alan Hong Kong ise dört sıra birden yükselerek Singapur ve Hollanda’dan sonra üçüncülüğe yükseldi. Bir önceki raporda 48. sırada yer alan ülkemiz ise 9 sıra birden kaybederek 59.luğa geriledi. Alt kategoriler itibarıyla ülkemizin performansına baktığımızda en iyi performansı gösterdiğimiz alan ulaşım altyapısının kalitesi kriteri olurken en kötü performansı gösterdiğimiz alan ise dış pazara erişim kriteri olmuştur.
Tablo: 2016 Küresel Ticaretin Kolaylaştırılması Endeksi’nde Genel Görünüm
Geçtiğimiz dönemlerde küreselleşmenin hızlanmasıyla beraber dünya ekonomisindeki yerini de giderek sağlamlaştıran küresel ticaretin son dönemlerde zayıf bir performans göstermesi ülkelerin gelir düzeylerini etkilediği kadar ticaretin kolaylaştırılması çalışmaları ile de iki yönlü bir ilişki içerisindedir. Ekonomik ve siyasi gelişmeler ticaretin kolaylaştırılması çalışmalarını doğrudan etkilediği gibi bu durum da küresel ticaretin performansı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Bir hayli dalgalı geçen 2016 yılının ardından belirsizliklerin 2017 yılında da devam edeceği beklentisiyle, gelişmekte olan yeni dünya düzeninin küresel ticaret ve dolayısıyla da ticaretin kolaylaştırılması üzerinde etkilerinin olacağı aşikardır. Ülkeler bir yandan siyaset ve güvenlik kaygıları ile korumacı önlemleri artırma eğilimi ile ticaretin gelir ve refah üzerindeki katkılarından yararlanmak için ticaretin daha kolay yapılmasını sağlama arasındaki ince çizgide yürümeye çalışmaya devam edecekler. Biz de siz değerli okuyucularımız ile süreci yakından takip edeceğiz.
Kış mevsimi de geldi. Yılın son ayı olan Aralık’ta mevsimin gereği olan karın tüm kötülüklerin üstünü de örtmesi ümidiyle…
Tüm değerli okuyucularımıza güzel ve keyifli bir hafta diliyorum.
Bu yazı 2 Aralık 2016 tarihinde HaberAnkara‘da yayınlanmıştır.