Bildiğiniz gibi ülkemiz, 2017 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde dünyanın en büyük 20 ekonomisi olan G-20 ülkeleri arasında en yüksek büyüme oranına sahip üçüncü ülke. 2017 yılıyla beraber başlayan güçlü büyüme performansımızın, üçüncü çeyrekte çift haneli bir oran ile devam etmesi ve yıl sonu itibarıyla %6’nın üzerine çıkabilecek bir görünüm çizmesi öngörülüyor. 2017 yılındaki güçlü büyümemizin en önemli bileşenlerinden birisi de dış ticaret oldu. Yılın ilk çeyreğindeki %5,2 oranındaki büyümemizin 2,3 puanını gerçekleştiren net ihracatımız ikinci çeyrekte de %5,1’lik büyümemizin 1,7 puanını karşıladı.

Dünyanın en hızlı büyüyen ilk üç ekonomisi arasına girdiğimiz ilk iki çeyrek itibarıyla ihracatımız bir önceki yılın aynı dönemine göre %8,1 oranında artış göstererek 77 milyar doları aşarken aynı dönemde ithalatımızda da %8,7 oranında artış gözlemlenmiş ve 108 milyar dolara yükselmiştir. Gerek yurtiçindeki 15 Temmuz gibi hain bir darbe girişimi gibi olumsuz gelişmeler gerekse de dışarıda küresel talebin uzun dönemde hiç olmadığı kadar zayıflamasıyla dış ticaret açısından zor geçen bir 2016 yılının ardından bu alanda 2017 yılındaki güçlü toparlanmamız üçüncü çeyrekte de devam etti.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) resmi dış ticaret verilerine göre ihracatımız 2017 yılının Temmuz-Ağustos-Eylül aylarını içeren üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %15,8 oranında artarken aynı dönemde ithalatımızda da %30,1 oranında yükseliş gözlemlendi. 2016 yılının üçüncü çeyreğinde ihracatımız 32,6 milyar dolar olurken içinde bulunduğumuz yılın aynı döneminde ise ihracatımız 37,7 milyar dolara yükseldi. Dolayısıyla, yılın ilk dokuz ayı itibarıyla ihracatımızda bir önceki yılın aynı dönemine göre %10,5 oranında artış gözlemlenirken aynı dönemde ithalatımız ise %15,5 oranında yükseldi. Geçtiğimiz sene 250 milyar dolarda kalan dış ticaret hacmimiz ise %13,4 oranında artarak 284 milyar doları aştı.

Hiç şüphe yok ki, yılın ilk iki çeyreğindeki güçlü büyüme performansımızın en önemli bileşenlerinden biri olan dış ticaretin yılın üçüncü çeyreğinde de bu rolünü devam ettirmesini bekliyoruz. Yurtiçi piyasalarda talebi artırmaya yönelik verilen teşvik ve desteklere ek olarak dış ticarette sergilediğimiz toparlanma da, çift haneli seviyelere çıkmasını öngördüğümüz üçüncü çeyrek büyüme oranının iç ve dış talebi kapsayıcı bir şekilde gerçekleşmesini de beraberinde getirecek.

Bu noktada, genel görünüm olumlu olsa da küçük bir olumsuzluğa da değinmekte fayda var. Ilın ilk üç çeyreği itibarıyla dış ticaretimizdeki güçlü toparlanma yüzümüzü güldürse de aynı dönemde dış ticaret açığında bir önceki yılın aynı dönemine göre %28 oranındaki genişleme de, ilerleyen dönemlerde güçlü ve kapsayıcı olmasını öngördüğümüz büyüme oranının aynı zamanda sürdürülebilir olması için dikkat etmemiz gereken hususlardan biri olarak karşımıza çıkıyor.

Bu haftaki buluşmamızın sonlarına yaklaşırken bir de ilgilenenler için dış ticaretimize ilişkin en güncel veriyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının idari kayıtlarından derlenen ve henüz resmiyet kazanmayan dış ticaret verilerine göre ihracatımız Ekim ayında %9 oranında artarken ithalatımızda sise %25 oranında yükseliş gözlemlendi. Bunun sonucunda, ilk 10 aylık ihracatımız %10,4 oranında artış ile 129 milyar doları; son 12 aylık ihracatımız ise %10,1 oranında artış ile 154 milyar doları aştı. Geçtiğimiz haftalarda açıklanan Orta Vadeli Program’da 2017 yılı ihracat gerçekleştirme tahmininin de 156,5 milyar dolar olduğunu hatırlatalım.

Güzel bir hafta geçirmeniz ümidiyle…

Bu yazı 8 Kasım 2017 tarihinde Ticari Hayat Gazetesi‘nde yayınlanmıştır.