Bundan iki sene önce, yine aynı başlığın altına karalamıştım satırlarımı sayın okuyucu. Onlarca yüreğin aynı hayal için atıp onlarca vücudun aynı sahnede ter döktüğü o fevkalade akşamın ardından, geride bıraktığımız serüveni kısaca özetleyip de emeği geçenlerin, söz uçar yazı kalır diyerek bir kağıdın satırlarında hep var olsunlar diye isimlerini zikretmiştim yazımda. İşte aradan tam tamına iki yıl geçmiş, biz bu iki yılda iki yeni hikayeyi daha o çok sevdiği, kendisini de çok seven seyircisiyle buluşturma imkanı bulduk. Allahım sana şükürler olsun.
Hani Steve Jobs için ‘Apple’ı bir garajda kurdu, nerelere getirdi’ derler ya. Küçük bir salonda, yalnızca 15 kişi vardı yanımda; şimdiki büyük TFLHDT ailesinin temelleri atılırken. Aradan geçen sekiz sene boyunca yüzlerce güzel yüreğin yolu topluluğumuzdan geçti. Onlarla sadece aynı sahneyi değil, aynı zamanda hayallerimi, hayal ettikçe kağıdıma dökülenleri paylaştım. Bazen sinirlendim, bazen kaygılandım; ama çokça gururlandım onlarla. Daha önce de dedim ya, kulisin bir yerlerinde öylece durup da birbirleriyle yardımlaşan onca güzel yüreğin tatlı telaşını izlemek; her zaman dediğim gibi “biz kocaman bir aileyiz!” sözümü doğruladı bir kez daha dün akşam. Buradan yolu bu topluluktan geçip de tanışma şansına eriştiğim, hayatlarında küçük de olsa bir anı bırakabildiğim tüm dansçılarıma bir kez daha çok teşekkür ediyorum. O güzel gülümsemelerinizden öpüyorum her birinizi.
Bu sene çok fazla kar yağmasa da o klişe söz gereği kar kış dinlemeden; soğuk hava, iş yoğunluğu vs. demeden dansçılarımı çalışmalara getiren götüren, kostüm eksiklerini tamamlayan, onların heyecanlarını paylaşan ailelerimize de çok teşekkür ediyorum.
Sıradaki teşekkürüm ise topluluğun kurulduğu andan itibaren her türlü sorunumuzla alakadar olan ve bizi hiç sahipsiz bırakmayan öğretmenimiz Sevda Yalçın’a. Bundan sekiz sene önce, o 15 kişiyle beraber başladığımız çalışmalardan bugünlere kadar desteğinizi her zaman içimizde hissettik. Varlığınız benim, bizim, topluluğumuz için güç veriyor. İyi ki varsınız, hep bizimle olun.
Ve Ankara Tevfik Fikret Okulları ailesini de unutmamam lazım. Çatısı altında görev almaktan her zaman gurur duyduğum, elimizden geldiğince zengin kupa müzesine ve sayısız başarısına yenilerini eklemeye çalıştığımız ve titrini taşımanın her zaman onur verdiği Tevfik Fikret Okulları ailesine, başta Okullar Genel Müdürü Ayşe Başçavuşoğlu olmak üzere bize desteklerini esirgemeyen tüm öğretmenlerimize çok teşekkür ediyorum.
Biraz önce de dedim ya; biz kocaman bir aileyiz diye. Zorlu geçen bir sezonun sonunda, saatlerce, belleri kopana kadar tüm dansçılarıma tek tek makyaj yapan, sahne önünü bıraksalar da sahne arkasında her şeyin bir saat gibi tıkır tıkır işlemesini sağlayan artık bir öğrenciden çok birer dostum olan kızlarım! Ellerinize kollarınıza, sürdüğünüz farlara, çektiğiniz kalemlere sağlık! 🙂 Çok ama çok teşekkür ediyorum.
Seneye üniversite öğrencisi olarak yine, yeni bir hikayede misafir etmeyi dilediğim 12. Sınıflar… Aklınızı kurcalayan onca gelecek kaygısı içerisinde hayalimizi paylaştığınız ve bu kocaman aileye “şimdilik” sahnede veda ettiğiniz için çok teşekkür ediyorum sizlere. Bir ay sonra güzel haberler beklediğimden hiç şüpheniz olmasın.
Ve yolu bizden geçmiş, kalpleri hale bizimle atan ve bedenen de yanımızda olan mezunlarımız! Geçtiğimiz senelerde beraber paylaştığımız sahneden size doğru baktıkça gözlerinizde gördüğüm parıldama güç verdi. İyi ki de geldiniz!
Kocaman bir teşekkürüm de kostümcüm Murat Abi’ye ve Aşkım Abla’ya… Günün herhangi bir vaktinde konuşup da en kısa zamanda en güzelini ortaya çıkaran iki güzel insanın da emeği büyüktür.
Ve misafirlerim… Sahne sanatları seyircisiz olmuyor. Siz sahnedeyken seyirci koltuklarında olduğunu bildiğiniz sevdikleriniz, size öyle büyük bir güç veriyor ki; dağları devirecek kadar güçlü hissediyorsunuz kendinizi.
Dün akşam rüya gibi geçen bir gecede, heyecanımı benimle paylaşmak için işlerini güçlerini bir kenara bırakan; isimlerini burada saymaya kalksam uzunca bir zamanımızı harcayacağımız güzel insanlar da teşekkürlerin en değerlisini hak ediyorlar. Sizleri orada görmek gerçekten güç verdi bana. İyi ki de geldiniz, safalar getirdiniz.
Bir teşekkürüm de dün gece gönülden istediklerine emin olduğum ancak hayat koşturmacası nedeniyle yanımda olamayan; ancak gerek aramalarıyla gerek mesajlarıyla desteklerini kalpten hissettiğim o güzel insanlara.
Ve en büyük teşekkürüm de her zaman olduğu gibi aileme. Çalışma odama kapanıp da saatlerce üzerinde çalıştığım bu projenin ortaya çıkış sürecine kadar geçen bunca yıl salt varlıklarının benliğime güç kattığı annem, babam ve abim. Allah beni sizden ayırmasın, her şey için çok teşekkür ediyorum.
Yine aylar süren bir yolculuğun sonunu, içten gülümsemeler, tarif edilemez bir gurur ve geride kalan onca güzel anıyla getiriyoruz. Her daim görev almaktan büyük mutluluk duyduğum kocaman TFLHDT ailesi, yürüyüşüne durmaksızın devam edecek sayın okuyucu.
Yaptıklarımız için asla pişman değiliz. Aklımız hala yapmadıklarımızda.
Bu güzel gecenin ardından heyecanını hala dindirememiş bir adam olarak unuttuğum birileri varsa aflarını rica ediyorum. Yolumun kesiştiği her güzel yüreğe gönülden teşekkür ediyorum.
Var olun.
MCD