zdravo Ljubljana.

Macera yine devam ediyor, kaldığı yerden. Yıllık izin formunda “iznin geçirileceği yer” kısmının yine birkaç arkadaşımı şaşırttığı üç günlük bir kaçamak. Avrupa haritamda üzerine bulunmayan yerlerden birinden selam ediyorum bu sefer de. Başlıkta da yazdığım gibi: Selam Ljubljana.

Ljubljana’ya ayak bastığım andan itibaren fark ettiğim (ve bununla çok memnun olduğum) en büyük şey; şehrin huzur dolu olması. İnsanların canı mı sıkkın da bu kadar sessizler diye düşünüyorsunuz ama yolda yürürken dahi size gülümseyen Slovenleri gördükçe aklınıza bir tek şey geliyor: huzur. Bu şehirde insanlar huzurlu.

Zaten günlük koşturmacamız arasında, gün içerisinde her türlü duyguyu peşisıra ve yoğun olarak yaşadığımız anlarda tek arayışımız huzura doğru olmuyor mu? Hepimiz masa başında şu kısacık ömrümüzde yaşama smacımız olduğunu sorguladığımız o dünyanın en önemli (!) işlerini bir bir hallederken zihnimizde bir deniz kenarında uzanmıyor muyuz? Ya da bir doğa yürüyüşünde temiz havayı içimize çekerken ciğerlerimizin yandığını hissetmiyor muyuz? Zihnimiz bize oyunlar oynuyor.

Şu hayatta hep ‘iyi ki..’ diyeceğim şeyleri yapmak için yaşadım adeta. İyi ki yaptım, iyi ki tanıdım, iyi ki yaşadım dedim çoğu zaman. Bazen bu iyi ki’ler çok anlamlı oldu; bazen ise insanlar tarafından o kadar kötü kullanıldı ki… Ve şimdi yine bir ‘iyi ki..’ hissiyle yazıyorum bunları. İyi ki şu içinde ‘aşk’ geçen şehre gelmişim de huzuru içime çekme şansım olmuş.

12.05.16, Ljubljana, Slovenya.

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s