Her iki yılda bir ülkelerin lojistik alanındaki performanslarını farklı değişkenler ile bir endeks aracılığıyla ölçen Dünya Bankası 2016 yılına ilişkin olarak da Lojistik Performans Endeksi’ni yayınladı. Ülkemizde lojistik sadece ulaştırma anlamıyla sınırlansa da Dünya Bankası lojistik performansını geliştirmenin ülkeler için ekonomik büyüme ve rekabetçiliğin artırılması için temel unsurlardan biri olduğunu ifade etmekte.
Türk Dil Kurumu lojistik kelimesini kişilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürünün, hizmetin ve bilgi akışının çıkış noktasından varış noktasına kadar taşınmasının etkili ve verimli bir biçimde planlanması ve uygulanması şeklinde tanımlamaktadır. Temel olarak lojistiğin doğru anlamına baktığımızda bir ürün veya hizmetin çıkış noktasından varış noktasına kadar geçen sürecin en etkili ve verimli şekilde planlanması ve uygulanması olarak karşımıza çıktığını görüyoruz.
Dolayısıyla öncelikle firmaların, sonrasında sektörlerin, sonrasında da ülkelerin üretimde rakiplerine kıyasla rekabetçilik avantajı sağlamasının en önemli yollarından birisi de etkin bir lojistik anlayışı ile girdiye ve müşteriye erişim kolaylığının sağlanması ve bunun sonucunda da maliyetlerin en aza indirilmesidir.
Lojistiğin sadece taşımacılık olmadığını sizlerle paylaşmaya çalıştığım ufak bir girizgâh kısmından sonra isterseniz yazının başında bahsettiği endeksin 2016 yılı sonuçlarına bakalım. 2014 yılında 160 ülke arasında 30. sırada yer alan ülkemiz 2016 yılında yayınlanan rapora göre yine 160 ülke arasından 34. sırada yer aldı. 2016 yılındaki raporda ilk üç sırayı sırasıyla Almanya, Lüksemburg ve İsveç alırken son sırada ise iç savaşın hala sürdüğü Suriye yer aldı.
2016 yılında lojistik alanında en iyi performansı gösteren ilk 20 ülke arasında 12 tane Avrupa ülkesi bulunurken ABD ve Kanada Amerika kıtasının, Singapur, Birleşik Arap Emirlikleri, Hong Kong ve Japonya da Asya kıtasının temsilcileri oldular.
Şekil 1: Seçilmiş Ülkelerin Lojistik Performans Endeksi Değerleri

Gelelim bu yazıya da başlığını veren etkin bir lojistik yönetiminin rekabetçiliğe ve dolayısıyla ülkelerin ekonomik performanslarına olan etkisine. Ülkelerin gümrük hizmetlerini modernize edip altyapılarını güçlendirdikçe daha iyi bir lojistik performansa sahip olduklarını ve bunun sonucunda da rakiplerine kıyasla rekabetçilik avantajı kazandıklarını yazının başında ifade etmiştim. Dünya Bankası’ndan derlediğim veriler gösteriyor ki, lojistik performansındaki endeks bazında 1 puanlık bir iyileşme yine endeks bazında rekabetçiliğe 0,93 puanlık olumlu bir etkiyi beraberinde getiriyor. Neredeyse bire bir bir etki. Aşağıdaki grafikte yatay eksende ülkelerin lojistik performansını, dikey eksende de rekabetçiliğini bulacaksınız. Sizin de gördüğünüz gibi ilişki pozitif yönlü.
Şekil 2: Ülkelerin Lojistik Performansları ile Rekabetçilikleri Arasındaki İlişki

Bu haftaki yazımızı da ülkemizin Lojistik Performans Endeksi’ndeki alt kriterlerdeki sıralamaları ile bitirelim. 2016 yılı Lojistik Performans Endeksi’nde 160 ülke arasında kendisine 34. sırada yer bulan ülkemiz gümrük hizmetlerinde 36. sırada, altyapıda ise 31. sırada yer almıştır. Rapora göre Türkiye, uluslararası sevkiyat kriterinde 35. sırada, lojistik kalitesi ve rekabetçiliği kriterinde 36. Sırada, teslim ve izleme kriterinde 43. sırada ve zamanlama kriterinde 40. sırada yer almıştır.
Geçen hafta bu zamanlar bambaşka dertlerimiz varken son bir haftayı milletimiz ve devletimiz için kâbus gibi geçirdik. Allah bir an önce hep beraberce huzura ermemizi nasip eylesin ve bu kâbusun tekrarından korusun.
Tüm değerli okuyucularımıza güzel bir hafta diliyorum.
Bu yazı 22 Temmuz 2016 tarihinde HaberAnkara‘da yayınlanmıştır.
Öne çıkan görsel: dmb-apparatebau.com