Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile yaşanan birtakım gerginliklerle beraber hızla yükselen döviz kurları ve bir süredir bozulan fiyatlama davranışları nedeniyle Eylül ayında, bir önceki aydaki %17,9’luk seviyesinden %24,52’ye hızlı bir şekilde yükselen yıllık enflasyon oranı Ekim ayında da yükselişine devam etti.
Ekim ayında bir önceki aya göre %2,67 artış gösteren tüketici fiyatları bir önceki yılın aynı ayına göre ise %25,24’e yükselerek 2003 yılından bu yana en yüksek seviyesine yükseldi.
Siz değerli okuyucularımızın da malumu, Ekim ayı Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak’ın kamuoyuna duyurduğu “Enflasyonla Topyekün Mücadele”nin başladığı ay olarak kayıtlara geçti. 9 Ekim’de Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen toplantıda Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’nı açıklarken kampanyaya katılan firmalar %10 ila %30 arasındaki oranlarda indirime gittiler. Ekim ayı itibarıyla beklentilerin üzerinde gerçekleşen enflasyon oranı bizlere gösteriyor ki söz konusu programa katılım da, program kapsamında yapılan indirimlerin de enflasyon oranında düşüş yolunu açma konusundaki etkisi sınırlı kaldı. Öyle ki, az sonra ayrıntılarına gireceğimiz üzere, Ekim ayında bir önceki aya göre fiyat seviyesine düşen tek harcama grubu kamunun ağırlıkta olduğu ulaştırma oldu.
Etkisi sınırlı kalsa da söz konusu program kapsamında belli başlı ürünlerde yapılan indirimler ile Ekim ayında döviz kurlarındaki yukarı yönlü hareketin yerini gerileme eğiliminin alması da tüketici fiyatlarının daha da artmasının önündeki engeller olarak karşımıza çıktı. Aylık bazda incelediğimizde en yüksek artış %12,7 ile giyim ve ayakkabı harcama grubunda olurken bu grubu %4,15 ile konut ve %3,44 ile ev eşyası harcama grupları izledi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayınlanan Hanehalkı Harcama İstatistiklerine baktığımızda ortalama bir hanehalkı gelirinin %50 ila %60’lık kısmını konut, gıda ve ulaştırma harcama gruplarına ayırıyor. Ekim ayında yıllık bazda %25,24 olarak gerçekleşen enflasyon oranına söz konusu harcama gruplarının toplam etkisi ise %15,93. Ekim ayı itibarıyla yıllık enflasyonun 6,6 puanı gıda ve alkolsüz içeceklerden, 5,5 puanı ulaştırmadan, 3,8 puanı ise konut sektöründen geldi. Enflasyonla Topyekün Mücadele daha etkin bir şekilde devam etmeli iken hanehalkının doğrudan etkilendiği ve harcamalarının büyük bir kısmını oluşturan kalemlerde hala görece yüksek fiyat artışlarının yaşanması enflasyon oranının aşağı yönlü baskılanmasının önüne geçiyor.
TÜİK’in resmi internet sayfasından alınan tüketici fiyat endeksine dahil olan ürünlerdeki ortalama fiyatlara baktığımızda hanehalkını doğrudan etkileyen ürünlerdeki yıllık bazdaki yüksek oranlı artışlar da enflasyon oranının yüksek kalmasına sebep oluyor. Müsaadenizle birkaç örnek vereyim; geçen yılın aynı ayına göre Ekim ayında tavuk etinde %36,4, yumurtada %62,2, üzümde %91,4, domateste %142, kuru soğanda %83, akaryakıtta %50, elektrik ücretinde ise %45 oranlarında artış gözlemlendi. Bu kalemler vatandaşın cebini doğrudan etkileyen ürünler…
Ağustos ve Eylül aylarındaki panik havasının kendisini bir miktar daha aklıselime bırakması, hem stratejik hem de ekonomik kazanımlarla beraber piyasalarda esmeye başlayan olumlu rüzgârların yılın kalan iki ayında fiyat davranışlarını biraz daha yoluna koyacağını öngörüyorum. Kuvvetle muhtemel enflasyon oranında en kötüyü geride bırakıyoruz.
Güzel ve mutlu bir hafta geçirmeniz ümidiyle…
Bu yazı 7 Kasım 2018 tarihinde Ticari Hayat Gazetesi‘nde yayınlanmıştır.