Sanata Olan İlgi Gelirle İlişkili

Bundan yaklaşık 7 yıl önce bireylerin gelir seviyesiyle kültürel etkinliklere olan talep arasında bir ilişkiyi içeren bir çalışma ile Hacettepe Üniversitesine konuk olma imkânı bulmuştum. Aradan geçen zaman boyunca her yıl açıklanan sinema ve tiyatro istatistikleriyle gelir düzeyinin nasıl seyrettiğini fırsat buldukça bu satırlardan sizlerle paylaşmaya çalışıyorum.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geride bırakmak üzere olduğumuz hafta 2018 yılına ilişkin Sinema ve Tiyatro İstatistiklerini kamuoyuyla paylaştı. TÜİK’e göre ülke genelinde 2018 yılında sinema seyircisi sayısı %5,4 azalırken aynı dönemde tiyatro seyircisi sayısında ise %11,9’luk artış gözlemlendi. Aşağıdaki şekil 2002 yılından bu yana ülkemizde sinema ve tiyatro seyircisi sayısının nasıl değiştiğini gösteriyor. Şeklin sol ekseninde sinema seyircisi sayısı, sol ekseninde ise tiyatro seyircisi sayısı bulunuyor.

ŞEKİL 1: 2002-2018 Döneminde Ülkemizdeki Sinema ve Tiyatro Seyircisi Sayısı (Kaynak: TÜİK)

şekil1

2018 yılında ülkemizdeki sinemalarda gösterilen film sayısında bir önceki yıla göre %12,5’luk artış görülürken bu dönemde gösterilen yerli film sayısı %19,3 düzeyinde artarak 30 bin 145’e yükseldi. 81 ilimiz arasında sinema salonu bulunmayan il sayısı 2018 yılında 2 oldu. 2018 yılında Ardahan ve Şırnak’ta sinema salonu bulunmazken bu dönemde Bayburt ve Tunceli’de yeni sinema salonu açıldı.

2018 yılında ülkemizde 736 tiyatro salonunda 7,8 milyon tiyatro seyircisi toplamda 9 bin 376 eseri yerinde izledi. 2018 yılında tiyatroda yerli/telif eser seyirci sayısı geçen sezona göre %7,8 artarken, yabancı/çeviri eser seyirci sayısı %26,7 arttı. Bu sezon özellikle Ankara’da Devlet Tiyatroları’nın hemen her oyununu yerinde izleyen bir tiyatro seyircisi olarak 2017-2018 sezonunda tiyatroya olan talebin artması sevindirici bir haber.

Yine TÜİK’in yaptığı Hanehalkı Harcama İstatistiklerine göre bir hanehalkı 100 liralık gelirinden ortalama 2,7 liralık kısmını kültürel etkinliklere ayırıyor. Hiç şüphesiz beslenme ve barınma ihtiyaçlarının toplam gelirin yaklaşık %60’ını oluşturduğu mevcut durumda kültürel etkinliklere ayrılan payın azlığından dem vurmak biraz haksızlık olabilir. Aşağıdaki şekilde sinema ve tiyatro seyirci sayıları ile ülkemizde kişi başına düşen gelir arasındaki ilişki yer alıyor. Öngörüldüğü gibi gelir düzeyi arttıkça sinema ve tiyatro gibi kültürel etkinliklere olan talep de artıyor.

ŞEKİL 2: 2002-2017 Döneminde Kişi Başına Gelir ile Sinema Seyircisi Sayısı Arasındaki İlişki (Kaynak: TÜİK)

şekil2

57 yıllık ömrüne savaş meydanlarında birçok zaferi sığdırmış olan ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk aynı zamanda da bir sanat aşığıydı. Öyle ki, Dolmabahçe Sarayı’ndaki yoğun çalışma temposuna bir ara vererek yürüyerek sinemaya giderdi. Sahne sanatlarının kültürel kalkınmanın ana damarlarından biri olduğunu düşünen Atatürk’ün emriyle belediyelere tiyatro etkinliklerinde bulunma hakkı verilirken operaya da destek vermek için bizzat kendi denetiminde ‘Özsoy Operası’nın yazılmasını ve sahnelenmesini sağladı.

Biz de bu haftaki buluşmamızı Mustafa Kemal Atatürk’ün sanat ile ilgili veciz sözlerinden biriyle sonlandıralım: “Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz. Böyle bir millet bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur.”

Güzel bir hafta olsun.

Bu yazı 28 Haziran 2019 tarihinde HaberAnkara‘da yayınlanmıştır.


a1.jpg

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s