Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte yeni çehrelerine kavuşan tüm Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları, kamu meslek teşekkülleri ve sivil toplum örgütlerinin hazırlık çalışmalarında etkin bir şekilde rol aldığı, bunun yanında internet üzerinde gerçekleştirilen “vatandaş anketi” yoluyla 20 bin kişiye yakın katılımcıdan öncelikli fikir ve önerilerin alındığı 11. Kalkınma Planı geçtiğimiz günlerde TBMM’de kabul edildi.
Temel vizyonu “Daha fazla değer üreten, daha adil paylaşan, daha güçlü ve müreffeh Türkiye” olan planın her bir farklı kısmı aynı bir değerlendirmeye konu olabilecek nitelikte. Biz ise bu haftaki buluşmamızda, planın işgücü piyasaları kapsamındaki görünümünü incelemeye çalışacağız.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk kalkınma planı olma özelliğini taşıyan 11. Kalkınma Planı, Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutlayacağımız 2023 yılındaki hedeflerimize giden yolda bir yol haritası niteliği taşıyor. Bu kapsamda, son dönemlerde bir miktar bulutlu havanın hakim sürdüğü işgücü piyasalarımızda atılacak etkin adımlar da önümüzdeki dönemde işsizliğin ülkemiz için yapısal bir sorun olmaktan çıkması için büyük önem taşıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) en güncel verisi olan Nisan dönemi için işsizlik oranı bir önceki yılın aynı dönemine göre 3,4 puanlık artışla %13 seviyesinde gerçekleşirken aradan geçen bir yılda işsiz sayısı ise 1 milyon 116 bin kişi artarak 4,2 milyona ulaştı. Mart, Nisan ve Mayıs aylarını kapsayan “Nisan dönemi” sonuçlarına göre genç nüfusta, yani 15-24 yaş grubunda, işsizlik oranı ise bir önceki yılın aynı ayına göre 6,3 puanlık artış ile %23,2’ye yükseldi. Şekil 1, 2015’in başından bu yana 15 ve daha yukarı yaştakilerdeki işsizlik oranı ile genç nüfustaki işsizlik oranının görünümünü veriyor.
ŞEKİL 1: 2015’ten Bu Yana İşsizlik Oranı ve Genç İşsizlik Oranı Görünümü (Kaynak: TÜİK)
11. Kalkınma Planı’nı incelediğimizde özellikle son dönemde çalışma çağı nüfusu ile birlikte kadınların işgücüne katılım oranının artmasının işsizlik oranında yukarı yönlü baskıya neden olduğunun ifade edildiğini görüyoruz. Plan kapsamında benimsenen “daha fazla değer üreten, daha adil paylaşan, daha güçlü ve müreffeh Türkiye” vizyonuyla birlikte 2023 yılında ülkemizde işsizlik oranının %9,9’a düşürülmesi hedeflenmekte. Bu dönem boyunca, 4,3 milyon kişiye ilave istihdam sağlanması öngörülürken ayrıca kadınlarımızın iş hayatına katılımının artırılması sayesinde işgücüne katılma oranının da %56,4’e kadar yükseltilmesi hedefleniyor.
Bir önceki kalkınma planının esas aldığı dönem olan 2014-2018 yılları arasındaki dönemde ülkemizde işsizlik oranı ortalama %10,6 olarak gerçekleşirken aynı dönemde işgücüne katılım oranı ise %52 düzeyinde kaldı. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl dönümünü kutlayacağımız 2023 yılına geldiğimizde, işgücü piyasalarındaki öngörülerin hayata geçirilebilmesi için bir süredir yapısal bir sorun olarak karşımıza duran ve belli bir atalete sahip olan işsizliğin daha geniş ve kararlı bir vizyonla ele alınması gerekiyor. Gerek kamu, gerek özel sektör gerekse de sivil toplum kuruluşlarının taşın altına elini koymasıyla işsizliği ülkemizde bir sorun olmaktan çıkarmak elimizde.
Güzel bir hafta olsun.
Bu yazı 26 Temmuz 2019 tarihinde HaberAnkara‘da yayınlanmıştır.