Anlaşmasız Ayrılık

Geride kalan dört yıla damgasını vuran Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılma sürecinde (Brexit) son dönemece girdik. Takvim yaprakları birbirini kovalarken vakit geçti, Ocak ayının sonunda resmen gerçekleşen bu ayrılık görünen o ki bu yılın sonunda ‘anlaşmasız’ bir şekilde bitecek gibi.

2020 yılına damgasını vuran Kovid-19 salgını sebebiyle bir miktar rolü çalınsa da Brexit, hem uluslararası ilişkilerin hem de uluslararası ticaretin yakın gelecekteki en önemli gündem maddelerinden birisi olarak karşımızda duruyor.

Bu köşeyi düzenli bir şekilde takip eden değerli okuyucularımız süreci kolaylıkla hatırlayacaktır ancak yine de uzun ve meşakkatli Brexit sürecini kısaca hatırlatalım. Birleşik Krallık’ın ezelden beri Avrupa Birliği’nin ortak zeminlerinden olan ortak vize uygulaması (Schengen) ile ortak para birimi (Avro) uygulamalarının dışında kalması zaten ülke ile Birlik arasındaki soğuk rüzgarların her daim esmesine sebep oluyordu. Üstüne bir de Birlik karşıtı akımların iyiden iyiye güçlenmesiyle beraber bundan dört yıl önce, 2016 yılında gerçekleştirilen halk oylamasında birlikten ayrılma kararı çıkması Birleşik Krallık için bir hayalin, dünyanın kalanı için hayal dahi edilemeyen bir durumun gerçeğe yaklaşmasını beraberinde getiriyordu. Süreç içerisinde parlamentoda üç kez reddedilen çıkış anlaşması başbakanlık görevini çoğunluğu elde ederek eline alan Boris Johnson döneminde parlamentodan geçti ve 23 Ocak 2020’de Kraliçe II. Elizabeth’in onayıyla yasalaştı.

Geçtiğimiz günlerde basına açıklamalarda bulunan İngiltere Başbakanı Boris Jonhson,, 2020 yılı sonuna kadar ne olursa olsun Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılacağının artık kabul edilmesi ve Avrupalı paydaşlarının Birleşik Krallık’ın menfaatlerinin farkında olması gerektiğinin altını çizdi. Başbakan anlaşmalı olsun ya da olmasın bu ayrılık sonucunda Birleşik Krallık’ın refah düzeyinin artacağını ifade ederek vatandaşlarına umut dolu mesajlar vermeyi seçerken ayrılığın kuvvetle muhtemel ‘anlaşmasız’ bir şekilde gerçekleşmesine de herkesin hazır olmasını önerdi.

Kraliçe’nin onayıyla yasalaşan Brexit Anlaşması sonrasında 31 Ocak 2020 tarihi itibarıyla Avrupa Birliği’nden resmen ayrılan Birleşik Krallık ile Birlik arasında ticaret başta olmak üzere yürütülen kapsamlı müzakerelerin 2020 yılı sonuna kadar sonuçlandırılması kararlaştırılmıştı. Birleşik Krallık tarafı iradesini ayrılık sürecinin herhangi bir şekilde uzatılmamasını önererek anlaşmasız da olsa ayrılığın gerçekleşmesi yönünde beyan ediyor.

Özelikle ticaret konusunda ayrılık sonrasında birçok gelişme de ufukta görünüyor. Eğer taraflar arasında anlaşmaya varılamazsa Birleşik Krallık ile Avrupa Birliği arasındaki ticari ilişkiler Dünya Ticaret Örgütü kurallarına göre düzenlenecek. İlerleyen dönemde kapsamlı bir ticaret anlaşması tasarlanıp hayata geçirilene kadar Avrupa Birliği ile Birleşik Krallık arasındaki daha önce gümrük vergisi maliyetlerinden arındırılmış ticaret artık vergi maliyetleriyle karşı karşıya gelecek. Hiç şüphe yok ki, gümrük kapılarından ülke ve/ya Birlik içerisine daha maliyetli girecek olan ürünler yurtiçi pazarlarda da daha yüksek fiyat seviyelerine alıcı bulmak zorunda kalacak. Bu durumun ekonomik etkileri ve sonuçları adeta bir domino oyununda olduğu gibi birbiri ardına sıralanacak etkiler olarak değerlendirilebilir.

Güzel ve sağlıklı bir hafta geçirmeniz ümidiyle…

Bu yazı 16 Aralık 2020 tarihinde Ticari Hayat Gazetesi‘nde yayınlanmıştır.


Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s