Kademeli Normalleşme

Geride bıraktığımız yıl lügatımızda kendine yer alan bir tanımlama ile bu haftaki buluşmamıza merhaba diyoruz: “kademeli normalleşme”. Her ne kadar bu yazının kaleme alındığı sıralarda dünya genelinde 91,4 milyon kişide görülen ve 1 milyon 955 bin kişiyi bu hayattan koparan Kovid-19 salgınının -görece- daha sakin seyrettiği dönemlerde, hükümetlerin aldığı önlemleri sırayla ve bir miktar gevşetmesini tanımlasa da bu haftaki buluşmamızda bu tabiri ekonomimizdeki yakın geçmişe kıyasla dengelenme süreci için kullanacağız.

Haftaya Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı işgücü istatistikleri ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) açıkladığı Kasım ayı ödemeler dengesi istatistikleriyle başladık. 2019 yılının Kasım ayında 15 milyon dolar açık veren cari işlemler hesabımız 2020 yılının Kasım ayında ise 4,1 milyar dolar açık verdi.

Halihazırda bir süredir açık yönünde genişlemeye devam eden cari işlemler hesabındaki bu gelişmelerde iki ana faktör öncelikli rol oynuyor: 1) Geçtiğimiz sene bu zamanlardaki ekonomik durgunluğun ardından içinde bulunduğumuz yıl Kovid-19 salgını sebebiyle ihracatın zayıf seyretmesi, buna karşın güçlenen iç taleple birlikte ithalatın artış yönünde hareket etmesiyle dış ticaret açığının önemli oranda genişlemesi. Öyle ki, TÜİK ve Ticaret Bakanlığının verilerine göre Kasım ayında dış ticaret açığımız bir önceki yılın aynı ayına göre %153,5’lik bir artış göstererek 5 milyar dolara ulaştı. 2) Yine Kovid-19 salgını sebebiyle cari işlemler açığımızın finansmanında önemli bir paya sahip hizmetler gelirlerinin zayıf seyri. Salgının bu dönemde yeniden artışa geçmesiyle birlikte tekrara hayata geçirilen kısıtlamalar başta turizm olmak üzere taşımacılık vb. gelirlerinde de zayıf bir görünümü beraberinde getiriyor. Ocak-Kasım dönemleri itibarıyla 2019 ve 2020 yıllarını kıyasladığımızda söz konusu görünümün ne kadar zayıf olduğunu daha açık idrak edebiliriz: 2019 yılının Ocak kasım döneminde hizmetler kaleminde 33,7 milyar dolarlık giriş gözlemlenirken bu değer 2020 yılının aynı döneminde %79’luk azalışla 7 milyar dolara geriledi. Yine aynı dönemde net seyahat gelirlerinde de 24,6 milyar dolardan 8 milyar dolara bir gerileme söz konusu.

Yeni bir yılın hemen başında bardağın dolu tarafından bakmak istiyoruz. Ekonomi yönetimimizdeki bayrak değişiminin ardından 2021 yılına ilişkin reform çalışmalarının hızlanması kendisini yabancı yatırımcıların hareketlerinde rahatlıkla gösteriyor. Özellikle yaz aylarında yabancı yatırımcıların piyasalarımızdaki güçlü net çıkışlarının ardından kademeli normalleşme süreci başlamış gözüküyor. Eylül ayında yabancı yatırımcıların devlet iç borçlanma senetleri piyasalarında 2020 yılında ilk kez net alış yapmasının ardından Aralık ayında da yabancı yatırımcılar hisse senetleri piyasalarında net alış tarafına döndü.

Bütün bu gelişmelerin sonucunda, Ekim ve Kasım aylarında yabancı yatırımcılar hisse senedi piyasalarında 1,4 milyar dolarlık, devlet iç borçlanma senetleri piyasalarında ise 2,9 milyar dolarlık net alış yaptı. Buna ek olarak, uzunca bir süredir zayıf seyreden resmi rezervlerimizde de son iki ayda 4 milyar dolarlık artış kaydedildi. Şeytanın avukatlığını yapıp buraya küçük bir uyarı bırakalım: her ne kadar son iki aydaki iyileşmeye rağmen son 12 aylık dönemde resmi rezervlerimizde 39,1 milyar dolarlık azalış söz konusu.

Güzel ve sağlıklı bir hafta geçirmeniz ümidiyle…

Bu yazı 13 Ocak 2021 tarihinde Ticari Hayat Gazetesi‘nde yayınlanmıştır.


Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s