Ne Olacak Bu Çin’in Hali?

Bundan yaklaşık iki sene önce ajanslara düşen bir haberi sizlere hatırlatmak isterim: Daha önce de birçok virüsün yayıldığı topraklar bu sefer de bilinmeyen bir virüse ev sahipliği yapıyor. Korku dolu gözlerle ülkemizden binlerce kilometre uzakta olan biteni takip ederken aynı virüsün tüm dünyayı etkisi altına alacağını ve tarihi meydanların, caddelerin boş kalacağını, insanların evlerinden dışarı çıkamayacağını hiç tahmin etmezdik. Koronavirüs salgınıyla birlikte hikayenin başının Çin’den doğduğu daha birçok olaya şahitlik ediyoruz.

Geçtiğimiz haftalarda Çinli emlak şirketi Evergrande’nin borç krizi içerisinde olduğu ve 305 milyar dolarlık borcunu ödeyemediği için iflas noktasına yaklaşması, 2008 Küresel Ekonomik Krizi’ni hatırlatmıştı bize. Lehman Brothers’ın iflas etmesiyle birlikte hızlı bir şekilde bulaşan ekonomik kriz, önce ABD’yi, sonra bütçe kriziyle birlikte Avrupa’yı ve sonrasında da tüm dünyayı adeta koronavirüs gibi etkisi altına almıştı. Evergrande’nin ödemelerinin temerrüde düşmesi riskiyle birlikte güven riski aşılamaya çalışan firma yetkililerinin tüm çabalarına rağmen şirketin hisseleriyle birlikte piyasaların genel görünümü kırmızı renge bürünmüştü.

Çin’in tabiri caizse başımıza açtığı işler bunlarla da sınırlı değil tabii ki. Çinli inşaat ve gayrimenkul şirketi Evergrande’nin piyasalara sebep olduğu ateş bir miktar düşmüş gibiydi, lakin Evergrande’nin ardından aynı sektörde faaliyet gösteren Fantasia Holdings de 206 milyon dolar tutarındaki borcunun ödemesini zamanında yapamadı. Şirketin uluslararası piyasalarda işlem gören dolar cinsi tahvilleri dün yaşanan satışlarda piyasa değerinin neredeyse yarısını kaybetti ve akıllara “yine mi aynı hikaye” sorusunu getirdi. Önümüzdeki günler bu konudaki gelişmelerin merakla izlendiği bir dönem olacak.

Bu haftaki buluşmamıza başlığı veren soruyu tekrar hatırlayalım: ne olacak bu Çin’in hali? Bu soruyu tekrar tekrar soruyoruz çünkü Çin’in hayata geçirdiği eylemlerin hesabı tüm dünyaya kesiliyor. Geçtiğimiz haftalarda, her ne kadar manipülasyona gayet açık olduğu artık hepimiz tarafından aşikar olsa da son dönemlerin yükselen değeri, yeni dönemin ödeme aracı olması beklenen kripto paralara yönelik olarak Çin yönetiminden gelen yasak haberi piyasalara bomba gibi düşmüştü.  Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu, kripto para madenciliği projelerine yatırımların yasaklandığını belirtirken; Çin Merkez Bankası, “Kripto paralarla ilgili finansal aktivite ağır cezalandırılacak” şeklinde açıklamıştı. Bu haberin ardından hızlı düşen başta Bitcoin olmak üzere kripto para birimleri aradan geçen sürede kendisini toparlamış gözükse de söz konusu para birimlerinin gelecekteki seyrini belirleyen gelişmeler, ajandamızın gündem maddeleri arasında yer alıyor.

Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi konumundaki Çin, son 30 yılda yapmış olduğu atılımlarla isminden bir hayli söz ettirmeyi sürdürürken aynı zamanda özellikle son dönemde attığı adımlar, hayata geçirdiği eylemler ve coğrafyasında olup biten ile de gündemdeki yerini iyice sağlamlaştırıyor. Küreselleşmenin etkisiyle ekonomilerin birbirine bu kadar bağımlı olduğu günümüz düzeninde, Çin’deki bir hapşırık tüm dünyayı hasta edebilecek güce sahip. Tıpkı Kovid-19’da olduğu gibi.


Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s