Geçtiğimiz haftalarda yine bu satırlarda enerji sektöründe yaşanan son gelişmelerin önümüzdeki kış için belirsizlik ortaya çıkardığını ve endişe verdiğini paylaşmıştık. Küresel çapta devam eden enflasyonist iklim enerji maliyetlerini de doğrudan etkiliyor ve sadece son bir yılda ülkemizde enerji maliyetlerindeki artış üç katına ulaştı. Hiç şüphe yok ki, ülkemizdeki bu gelişmeleri küresel gelişmelerden bağımsız görmek imkansız. Ukrayna ile Rusya arasında halen devam eden savaşın etkileri, Rusya’nın büyük bir kısmını elinde bulundurduğu enerji sektörünü derinden sarsıyor. Rus enerji firması GazProm’un planlı kesinti adı altında Avrupa’nın doğal gaz depolamasının önüne geçmeye çalışması, bu kış için Avrupa’nın geçtiğimiz kıştan çok daha yüksek enerji maliyetleriyle karşı karşıya kalacağının da bir göstergesi.
Henüz bir ay geçmedi ki; Rusya’nın doğal gazı Baltık Denizi’nin altından Avrupa’ya taşıyan Kuzey Akım 1 Boru Hattı’ndaki akışın bakım çalışmaları sebebiyle durdurulduğunu açıklamıştı. Avrupa’ya günlük 67 milyon metreküplük doğal gazı taşıyan boru hattındaki bu kesinti, Avrupa ile Rusya arasındaki gerginliğin bir aracı olarak değerlendiriliyor.
Avrupa, kış öncesinde doğal gaz depolarını doldurmak isterken Rusya tarafının gaz arzını daha da kısıtlayabilmek için bu planlı bakımı uzatabileceği söylentiler arasında. Yine benzer şekilde, GazProm’un İtalya’ya daha önce günlük ortalama 32 milyon metreküp düzeyinde yaptığı sevkiyatı 21 milyon metreküpe düşürmesi de bu adımların bir diğeri olarak değerlendirildi.
Kuzey Akım 1’de yine planlı bakım çalışmaları dönemine geldik. Rusya, 31 Ağustos’ta üç günlük bir bakım için gaz akımının duracağını duyurunca Avrupa’da yine Rusya’nın önümüzdeki dönemde de gaz akışını etkin bir şekilde karşılamayacağı ve akışın planlandığı gibi hizmete geri dönmeyeceği endişelerini artırdı. Hiç şüphe yok ki bu artış da kendisini fiyatlarda hemen gösterdi.
Bu hafta başında, Avrupa gaz fiyatının referans fiyatı olarak kabul edilen Hollanda kontratında megavatsaat başına maliyet %15 yükseldi. Endişeler giderilmediği sürece bu artışın da sürmesi bekleniyor. Keza öyle de oldu. Bu satırların kaleme alındığı sırada doğal gazın megavatsaat başına fiyatı %29 artışla 283 euroya kadar yükseldi.
Şüphesiz, jeopolitik gelişmelere bir de etkilerini gün geçtikçe çok daha derinden yaşadığımız iklim değişikliği de eklenince önümüzdeki kışın daha da soğuk geçeceği artık aşikar oluyor. Avrupa’daki nehirlerde yüzyıllarca önce üzerine yazılar kazınan “açlık taşlarının” su seviyesinin giderek düşmesiyle ortaya çıkması, aslında doğanın çok geç olmadan bizi bir kez daha uyardığının göstergesi. “Beni görürsen ağla” taşlarını gören insanlık hala yenilenebilir ve sürdürülebilir bir dünya için adım atmakta bir o kadar çekingen davranıyor. Bu da farklı bir buluşmamızın konusu olarak kalsın.
Güzel ve sağlıklı bir hafta geçirmeniz ümidiyle…
Bu yazı 24 Ağustos 2022 tarihinde Ticari Hayat Gazetesi‘nde yayımlanmıştır.
